Gençlerbirliği Spor Kulübü 14 Mart 1923 tarihinde Ankara’da kurulmuştur. Ankara Sultanisi (bugünkü Atatürk Lisesi) öğrencilerinin, beden eğitimi öğretmenlerinin oluşturduğu takımı beğenmeyerek kendi futbol kulüplerini kurma girişimiyle ortaya çıkmıştır. Öğretmenleriyle barış sağlanarak Muallimler Birliği ile Genç Liseliler birleşmiş ve Gençlerbirliği doğmuştur. Kulüp Cumhuriyet ile aynı yıl kurulduğu için “Cumhuriyet Takımı” olarak da anılır.
Kuruluşundan hemen sonra Ankara Futbol Ligi’ne katılan Gençlerbirliği otuz dört sezon boyunca bu ligde mücadele etmiştir. İlk ciddi başarısını 1929-30 sezonunda şampiyonlukla elde etmiştir. 1941 yılında Türkiye Futbol Şampiyonası’nda Beşiktaş’ı 4-1 yenerek ilk ulusal şampiyonluğunu kazanmıştır. 1946’da ikinci kez Türkiye şampiyonu olan kulüp Ankara Futbol Ligi’nde toplam on kez şampiyonlukla en başarılı takım unvanını almıştır.
1959’da Millî Lig (Süper Lig) kurulduğunda Ankara’yı temsil eden dört takımdan biri olan Gençlerbirliği profesyonel lige geçiş yapmıştır. 1965-66 ve 2002-03 sezonlarında ligi üçüncü sırada tamamlayarak Süper Lig’deki en büyük başarılarını elde etmiştir. Kulüp tarihi boyunca altyapıya verdiği önem ve yetenekli oyuncuları Türk futboluna kazandırmasıyla tanınmıştır. İlhan Cavcav döneminde keşfedilen oyuncuların yüksek bedellerle transfer edilmesi kulübün mali yapısını güçlendirmiştir.

Renkler
Gençlerbirliği’nin renkleri kırmızı ve siyahtır. Bu renklerin seçimi hakkında farklı rivayetler bulunmaktadır. Bir rivayete göre renkler Ankara bozkırlarında yaygın olan kırmızı-siyah gelincik çiçeğinden esinlenmiştir. Liseli öğrenciler Muallimler Birliği ile birleşme sürecinde Ankara İdadisi Müdürü Münif Kemal Ak’a bu çiçeklerden bir buket sunmuş ve renkler bu olaydan sonra belirlenmiştir.
Başka bir hikâyeye göre 1923 yılında forma kumaşı almak için dükkânlara giden öğrenciler yoksulluk nedeniyle yalnızca kırmızı ve siyah kumaşlar bulabilmişlerdir. Bu kumaşlarla dikilen formalar kulübün renklerini oluşturmuştur. İç saha maçlarında kırmızı-siyah dikine çizgili forma tercih edilirken dış saha formaları genellikle beyaz üzerine kırmızı-siyah desenlidir. Üçüncü forma ise siyah üzerine kırmızı detaylar taşır.
Kırmızı-siyah renkler Gençlerbirliği taraftarları için tutku ve bağlılık sembolüdür. Formalar kulübün tarihine ve Ankara’ya duyulan sevgiyi yansıtır. Renklerin sadeliği ve anlamı taraftarların tezahüratlarında ve tribün koreografilerinde sıkça vurgulanır. Kulübün 100. yıl kutlamalarında kırmızı-siyah renklerle hazırlanan özel formalar taraftarlar tarafından büyük ilgi görmüştür.
Sembol ve Logo
Gençlerbirliği’nin logosu Türk bayrağındaki ay-yıldız ve Hitit bilincini temsil eden unsurları barındırır. Logodaki kırmızı ay Türk bayrağını simgelerken ortadaki yıldız Ankara’yı temsil eder. Etrafındaki çizgiler ise başkentten çevreye yayılan ışığı ifade eder. Armadaki güneş Hitit medeniyetine bir gönderme olarak Ankara’nın tarihî mirasını vurgular.
Kulübün ilk arması 1923 yılında tasarlanmış ancak teknik nedenlerle orijinal hali dijital olarak yeniden üretilememiştir. 2022’de yapılan kurumsal kimlik çalışmasıyla armanın modern ve retro versiyonları hazırlanmıştır. Retro versiyonda ay-yıldız kırmızı şerit içinde belirginleştirilmiş ve yazı fontları güncellenmiştir. Ayrıca monokrom armalar açık ve koyu zeminlerde kullanım için tasarlanmıştır.
Gençlerbirliği’nin sembolü “Kırmızı Gelincik” olarak bilinir. Bu sembol 1923’te iki kulübün birleşmesi sırasında liseli öğrencilerin Münif Kemal Ak’a sunduğu gelincik buketinden doğmuştur. Kırmızı gelincik Ankara’nın bozkırına özgü bir çiçek olarak kulübün köklü bağlarını temsil eder. Taraftarlar bu sembolü maçlarda bayrak ve atkılarda gururla taşır.
Başarılar
Gençlerbirliği Türkiye futbolunda köklü bir geçmişe sahip olup birçok önemli başarıya imza atmıştır. Ankara Futbol Ligi’nde 1929-30, 1930-31, 1931-32, 1932-33, 1934-35, 1939-40, 1940-41, 1945-46, 1949-50 ve 1950-51 sezonlarında toplam on kez şampiyon olmuştur. Türkiye Futbol Şampiyonası’nda 1941 ve 1946 yıllarında iki kez Türkiye şampiyonu unvanını kazanmıştır.
Süper Lig’de şampiyonluk elde edemese de 1965-66 ve 2002-03 sezonlarında lig üçüncülüğü elde etmiştir. Türkiye Kupası’nı 1987 ve 2001 yıllarında iki kez müzesine götürmüştür. 2007-08 sezonunda ise Kayserispor’a penaltılarda 11-10 yenilerek Türkiye Kupası finalinde ikinci olmuştur. Ayrıca 2002’de PAF Ligi şampiyonluğu kazanılmıştır.
Avrupa’da en büyük başarısını 2003-04 sezonunda UEFA Kupası’nda elde etmiştir. Blackburn Rovers’ı (3-1, 1-1), Sporting CP’yi (1-1, 3-0) ve Parma’yı (1-0, 3-0) eleyerek dördüncü tura yükselen Gençlerbirliği Valencia’ya elenmiştir. Valencia o sezon kupayı kazanmıştır. Bu performans UEFA tarafından “yılın sürpriz takımı” olarak değerlendirilmiştir.
Takım
Gençlerbirliği günümüzde TFF 1. Lig’de mücadele etmektedir. İç saha maçlarını Ankara Etimesgut’taki 20.672 kapasiteli Eryaman Stadyumu’nda oynar. Teknik direktörlüğünü Medet Coşkun’un yaptığı takım 2025 itibarıyla yeniden Süper Lig’e yükselmeyi hedeflemektedir. Kadrosunda genç ve tecrübeli oyuncuları bir araya getiren kulüp altyapıya verdiği önemle bilinir.
Kulüp tarihinde Ergün Penbe, Tarık Daşgün, Ümit Özat ve Geremi gibi oyuncular yetişmiş ve büyük kulüplere transfer olmuştur. İlhan Cavcav döneminde Afrika kökenli oyuncular Moshoeu, Kushe ve Kona gibi isimler takıma katkı sağlamış ve Türk futboluna yeni bir soluk getirmiştir. Gençlerbirliği’nin oyuncu yetiştirme modeli Türk futbolunda örnek teşkil etmiştir.
Takım kırmızı-siyah çizgili formasıyla sahada mücadele ederken taraftarların desteğiyle bilinir. Gençlerbirliği’nin oyun tarzı genellikle disiplinli savunma ve hızlı hücum üzerine kuruludur. Kulüp altyapıdan gelen oyuncularla deneyimli isimleri harmanlayarak istikrarlı bir kadro oluşturmayı amaçlar. Transfer politikasında düşük maliyetli yetenekli oyunculara odaklanır.
Taraftarlar
Gençlerbirliği taraftarları Türkiye’nin en centilmen taraftar grupları arasında yer alır. “Alkaralar” olarak bilinen ana taraftar grubu kırmızı-siyah renklere olan bağlılığıyla ünlüdür. Taraftarlar maçlarda coşkulu tezahüratları ve görsel şovlarıyla takımlarını destekler. Alkaralar Ankara’nın köklü futbol kültürünü tribünlere taşır.
Taraftarlar Gençlerbirliği’ni “Ankara’nın asırlık çınarı” olarak tanımlar ve kulübün Cumhuriyet ile yaşıt olmasını gururla vurgular. Maç günlerinde Eryaman Stadyumu’nu dolduran taraftarlar özellikle Ankara derbilerinde büyük bir atmosfer yaratır. Sosyal medya ve taraftar siteleri aracılığıyla kulüp haberlerini takip eden Alkaralar camianın birlikteliğini güçlendirir.
Gençlerbirliği taraftarları kulübün zor dönemlerinde de takımlarını yalnız bırakmamıştır. Küme düştüğü sezonlarda bile tribünleri dolduran taraftarlar bağlılıklarıyla örnek olmuştur. Alkaralar’ın sloganı “İyi ki varsın Gençlerbirliği” camianın tutkusunu özetler. Taraftarlar kırmızı gelincik sembolünü atkı ve bayraklarda kullanarak kulübün tarihine sahip çıkar.
Stadyum ve Tesisler
Gençlerbirliği’nin iç saha maçlarını oynadığı Eryaman Stadyumu Ankara’nın Etimesgut ilçesinde yer alır ve 20.672 seyirci kapasitesine sahiptir. 2019 yılında açılan modern stadyum kulübün ihtiyaçlarına uygun olarak tasarlanmıştır ve taraftarların maç atmosferini yaşayabileceği bir alan sunar. Stadyumun zemini ve altyapısı Süper Lig standartlarına uygundur.
Kulübün antrenmanlarını gerçekleştirdiği Beştepe İlhan Cavcav Tesisleri Ankara’da bulunmaktadır. Tesis modern antrenman sahaları, fitness salonları ve konaklama alanlarıyla donatılmıştır. Gençlerbirliği’nin altyapı oyuncularının gelişimine odaklanan tesis Türk futbolunda yetiştirici kulüp kimliğini güçlendirir.
Eryaman Stadyumu ve Beştepe Tesisleri kulübün profesyonel yapısını destekler. Taraftarlar stadyumda maç günlerinde kırmızı-siyah renklerle coşkulu bir atmosfer yaratırken tesisler genç oyuncuların gelişimi için önemli bir merkezdir. Kulüp bu altyapıyla hem sportif hem de sosyal anlamda Ankara’ya katkı sağlar.
